Home

iste Tunca Aydogan'in yaptigi bir röportaj

Önce biraz kendinizden söz eder misiniz?
10 Haziran 1967 dogumluyum. Çok sansli bir çocukluk dönemi geçirdim. Babam asker kökenli bir nöropsikiyatrist oldugu için müthis demokratik bir ortamda büyüdüm. Hem annemin hem de babamin sanatçilik yönleri olmasi, benim için büyük bir sansti. Annem yillar önce san dersleri almis, ama babamin vefati üzerine birakmak zorunda kalmis. Babamin ise siir ve hikayeleri var. Sanatla ilk tanismam, babamin bir yilbasi gecesi bana org almasiyla basladi. Orgdan sonra klasik piyano dersleri aldim. Daha küçük bir çocukken oyunculuga karsi büyük bir kabiliyetim vardi. Sürekli peruklar falan takarak, siyasi liderlerin taklidini yapiyordum. Gençlik çaglarinda içimde inanilmaz bir enerji hissetmeme ragmen kendimi yönlendiremiyordum. O siralar oyuncu olmak pek aklimda yoktu. Içimdeki enerjiyi mimarlikta ifade edebilecegimi düsünerek mimarlik okudum. Daha sonra Kadiköy Belediye Tiyatrosu'na ardindan Mimar Sinan Ünivesitesi Devlet Konservatuari Tiyatro Bölümü'ne girdim. Mezun olmadan önce Bakirköy Belediye Tiyatrolari'nin Genel S anat Yönetmeni Zeliha Berksoy'la 2 yil kadar çalistim. TRT'de 'Yesil Enerji' diye bir program sundum. Ardindan 'Anlat Sehrazat' müzikalinde rol aldim. Daha sonra sovlar yaptim. Ama her zaman, yaptigim isi büyük bir heyecanla ve eksiksiz olarak yapmayi hedefledim
iiÖÖçsÜnlü olmak hayatinizda birseyler degistirdi mi?
Gerçekçi biri oldugumdan, hayatimda hiçbir sey degismedi. Yaklasik 15 yildir bu piyasanin içindeyim. Su anda bulundugum konuma, dekor isçiligi ve figüranlik yaparak geldim. Okulda en yakin arkadaslarim Meltem Cumbul ve Emre Kinay'di. Zaten diziye de beni onlar tavsiye ettiler. Piyano sayesinde sanatsal yönümü gelistirdim. Iki sene piyano egitimi aldim. Resitallerim de var. Basamaklardan yavas yavas çiktigim için, taninan bir olmak bende çok büyük degisiklikler yaratmadi. Ben halkina asik bir adamim. Bence halkla aramizdaki mesafe çok daha kisa olmali. Çünkü bizler birlikte yogruluyoruz. Ben öncelikle gerçek anlamda bir insan olmaya çalisiyorum. Oyunculuk kariyerimde bana 'Kürsat' diye bir rol gelmis ve ben bu kimlikle taninmisim. Insanlar yolda beni görünce selam veriyorlar. Bundan daha güzel bir sey olabilir mi? Hayatimda degisen tek sey iste bu oldu. Bundan da inanilmaz memnunum. Su yeryüzünde sevilmenin ötesinde bir sey yok diye düsünüyorum...

Sinema yapmayi düsünüyor musunuz?
Çok iyi bir sinema izleyicisi oldugumu söyleyebilirim. Bundan iki-üç sene önce bana bunu sorsaydiniz, kesinlikle hayir derdim. Çünkü sinema çok sorumluluk isteyen bir is. Üstelik de kalici. Bugün çevrilen bir film bundan yüz yil sonra da izlenebilir, ama diziler öyle degil. Piyasadaki bazi kisilerin 'Biraz daha tanindiktan sonra sinema yapmak istiyorum' demeleri beni çok kizdiriyor. Bir yönetmen beni flminde oynatmak istiyorsa, bunu bana güvendigi için yapmalidir. Ben akademik bir yoldan geliyorum. Hiç bir zaman cahil cüretiyle birseylere girismedim. 'Bugün sinemaya girsen basarili olur musun?' sorusuna yanitim 'Evet'tir. Çünkü basarili olabilecegim konusunda artik kendime güvenim var...

Yilan Hikayesi' dizisinde canlandirdiginiz kötü karakterden dolayi tepki aldiniz mi?
Açikçasi, özel hayatimda çok büyük tepkiler almadim. Hatta çocuklarin bana karsi inanilmaz bir sevgisi oldugunu görüyorum... Evet, dizide canlandirdigim Kürsat halk tarafindan çok benimsenmeyen, lanetlenen, kötü bir adam... Ama bir oyuncunun hiç bir rolden kaçmamasi gerekir. Bana bir homoseksüel, bir deli veya sevecen bir aile babasi rolü de gelebilirdi. Ya da ben kendi karakterime uygun rolleri seçebilirdim, ama bunun benim oyunculuguma ne kadar faydali olurdu... 'Kürsat' kesinlikle benimle örtüsen bir karakter degil. Çünkü ben hayatini hümanizmaya adamis bir adamim. Insanlari, hayvanlari, dogayi, herseyi seviyorum. Ama oyunculuk bir enerji isidir. Ben bütün beynimi bu rolü en iyi sekilde yapabilmek için kullaniyorum

Çocuklarin 'Kürsat' karakterini sevmesinin nedeni ne olabilir?
Bir oyuncu olarak, 'Kürsat'i onaylamiyorum, onaylanacak bir yani da yok aslinda. Ama bu rol bana geldiginde, Kürsat'i direkt kötü bir adam olarak degil de, içinde yine de iyi duygularin yasayabilecegi bir karakter olarak degerlendirdim. Baslangiçta zalim biri olarak tanidigimiz Kürsat, birkaç bölüm sonra karsimiza aglayabilecek kadar duygusal, karisini çok seven, sefkatli bir baba olarak çikiyor... Belki de çocuklar bu yüzden seviyorlar. Biraz da 'Melek yüzlü seytan' gibi bir karakter çizdigimi saniyorum. Bir aktör olarak insanlarda bu sempatiyi yaratmak kariyerim adina iyi bir sey. Demek ki, hedeflerimize ulasiyoruz...

Buda Cok Sevgili MemetAli Alabora'nin aylar önce yapmis oldugu bi röportaj

"ZEYNOYA ASIK OLABiLiRiM"

yilan hikayesinin sevimli kahramani memoli,evliligi düsünmüyor.aski ise doyasiya ve hesapsizca yasamaktan yana

*günün birinde dizideki zeyno gibi bir köylü kizina asik oabilir misin?

-aski kimde,ne zaman,nasil bulacagim belli olmaz.ben hep tesadüf eseri "tak" diye asik oldum.ekonomik,sosyal ayriliklar askimi etkilemez.elbette günün birinde tipki zeyno gibi bir köylü kizina asik olabilirim

*kayikçi filminde rol geregi yunanli sevgilin için karsi kiyilara yüzdün gerçekte bunu yapar miydin?

-karsi kiyilara da yüzerim güle güle filminde oldugu gibi banka da soyarim askta mantik çalistirmam.askla hayale gelmeyecek seyler yaparim.her seyi sonuna kadar büyük bir tutku ve heyecanla yasamaktan yanayim.

*bugüne kadar ask için yaptigin en büyük çilginlik neydi?

-yaz tatili için bodrumdaydim kalktim uzak bir yere gittim ama sonra kös kös döndüm meger karsiligi yokmus.büyük bir hüzündü.su an adini ve gittiim yeri söyliyemem çünkü henüz erken.40 yasima geleyim o zaman açiklarim.

*türkiyede ya da dünyada yasadiklari askla seni etkileyen bir çift varmi?

-var.gerçekten yasanmis bir hikaye.ayni orkestrada çalan bi çiftti, yillar boyunca birlikte müzik yaptilar ama hiç kavusamadilar; adlari bende gizli...

*çapkinmisin?

-hayir çapkin bi adam degilim :))

*güzel bir kadin görünce ne yaparsin?

-dönüp bakarim.yakisikli birini gördügümde de bakarim.baska cinsel tercihim oldugu anlasilmasin ama güzel olan hersey ilgimi çeker

*bir kadinda ilk nereye bakarsin?

-bence önemli ilk degil,ikinci olarak nereye baktigindir.bütün erkekler gibi önce yüzüne bakarim ama ikinci baktigim yer kalçadir .ister istemez gözüm oraya kayar :)) (kalçasina güvenen var mi???) sonra mutlaka ayagina bakarim.ayak estetigi önemlidir.

*sekse ne kadar önem veriyorsun?

-bir iliskide seks %100 önemlidir

*en büyük fantezin nedir?

-sevgilimle birlikte 15 metrelik bi tekneyle okyanusu geçmek.bir gün mutlaka gerçekletirecegim.macera,ask,tehlike,risk.... hersey var

*su an asikmisin?

-tabiki asigim,ask bu yaslarda çok güzel çünkü belirli bir zaman sonra isin içine baska seyler giriyor.. ihtiyaç,aliskanlik gibi....

*sevgilin doga rutkay'la nasil tanistin?

-doga mimar sinan tiyatro bölümünde ögrenci.geçtigimiz yil melih cevdet anday'in "yarn baska konuda" adli oyununda rol almisti. izlemeye gittigimde olanlar oldu doga'ya sahnedeyken birdendire asik oldum.

*evlenmeyi düünüyormusun?

-simdi bu soru 23 yandaki bir adama sorulur mu!! evlilik bir olgunluk isi.bunu düsünmeye baslamak için en az 30. kolay kolay evlenmem

*yapma,sen bir çok annenin kizini evlendirmek istedigi damat adayisin?

-biliyorum, A takiminda çalistigim günlerden bu yana "eker damat" durumum var.ama simdilik söz konusu olmaz evlilik biraz uzak dursun.

*hayran oldugun bir kadin var mi?

-hiç bir zaman madonna ya da sharon stone un hayalini kurmadim.bana ulasilmaz,erisilmez degil aksine yakin geliyorlar.türkiyeden hülya avsar güzel bir kadin

*ihanet aklinin ucundan geçer mi?

-hepimizin dogasinda var bu.bir erkek zengin olursa önce karisini sonra arabasini degiitirir. para,söhret,güç en düzgün insani bile hiyar yapabilir.

*üçüde sende var kendini koruyabilecekmisin?

-bilemiyorum görecegiz

*ihaneti affedebilirmisin?

-sevgilininki aldatmadir,olabilir. ama bir dosttan gelirse hiç bir sekilde affetmem.

*zeynoya olan askini ne zaman açiklayacaksin?

-iste o benim elimde degil senaristimiz tayfun güneyere bir sorun